Yenilikçi, verimli ve etrafa hassas elektrikli araçlar geliştirmek gayesiyle yola çıkan genç mühendis adayları, araç verimliliğini yüzde 10 artıran iki hürlük dereceli yönlendirme sistemi, tekerlek kümesi kütlesini yüzde 25 azaltan tekerlek içi süspansiyon sistemi ve manyetik dişli kutusu tasarladı.
Grup, tasarladıkları hidrojenli araç için egzozdan su buharıyla dışarı atılan, yansımaya girmemiş hidrojeni tekrar kullanmaya imkan sağladı. Bu sayede fazla yakıt sarfiyatını önleyen gençler, atık durumdaki mekanik kesimleri güzelleştirilerek yine bu araçta kullandı. Aracın plastik kısımları da geri dönüştürülmüş plastik gereçlerden 3 boyutlu yazıcıda üretildi.
Bu özellikleriyle Shell Eco Marathon Avrupa 2020 Müsabakası’nda, “Teknik İnovasyon” ve “Sürdürülebilir Ekonomi” kategorilerinde birinci seçilen hidrojenli araç “Barbaros”, 1 metreküp hidrojenle 182,6 kilometre gidebiliyor.
UMAKİT Kadro Pilotu ve Bursa Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Kısmı son sınıf öğrencisi Furkan Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, topluluğun kurulduğu 2004 yılından bu yana alternatif güçlü araçlar üzerine çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Topluluk olarak, ulusal ve memleketler arası birçok mühendislik yarışlarına katıldıklarını belirten Avcı, değerli tertiplerde birçok dereceler elde ettiklerini anlattı.
“Araç yüksek yerlilik oranına sahip”
Üniversitedeki atölyelerinde, Makine ile Elektrik Elektronik Mühendislikleri kısımlarında okuyan öğrencilerden oluşan 10 kişilik grupla çalışmalar yürüttüklerini aktaran Avcı, “Araç üzerindeki üretim, öncesindeki araştırma ve tasarım, büsbütün buradaki öğrenciler tarafından yapılıyor. Araçlar, yüksek yerlilik oranına sahip. Araçtaki elektrik motoru, batarya idare sistemi, batarya paketlemesi üzere birçok kalem, öğrenciler tarafından tasarlanıp üretildi.” diye konuştu.
Avcı, “Barbaros”un, 2017’den bu yana süren çalışmaların eseri olduğunu vurguladı.
Aracın öteki özelliklerine ait de Avcı, “Tekerlek içi süspansiyon sistemi, topluluktaki öğrencilerce tasarlanıp üretildi. Bununla ilgili geliştirme çalışmaları hala devam ediyor. Burada emel, araçların yük problemini ortadan kaldırmak. Aracın plastik kısımları da geri dönüştürülmüş plastik gereçler kullanılarak 3 boyutlu yazıcıda üretildi. Aracımız çevreciliğiyle bilinen ve düşük tüketim kıymetleriyle yüksek kilometreler yapabilen bir araç. Aracımız, 1 metreküp hidrojenle 182,6 kilometre gitmeyi başarmış, 2018’de Avrupa’nın en verimli aracı seçilmişti.” sözlerini kullandı.
“Karbon jant üretimiyle lastiklerde kayda paha bir hafifleme sağladık”
Tasarım sırasında inovatif eserler geliştirdiklerine dikkati çeken Avcı, karbon jant, tekerlek içi süspansiyon sistemi, manyetik vitesli elektrik motoru ve sıvı soğutmalı batarya paketlemesi üzere ögelerin kıymetli avantaj sağladığını belirtti.
Furkan Avcı, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Daha evvel takılı olan alüminyum jantlar, karbon jantlardan daha ağır. Karbon jant üretimiyle lastiklerde kayda kıymet bir hafifleme sağladık. Manyetik vitesli elektrik motoru da çok değerli bir eser. Burada manyetik alanı değiştirerek istediğimiz vakit düşük sürat yüksek tork, istediğimiz vakit düşük tork yüksek sürat elde etmek amaçlandı. Araçların kalkışında muhtaçlık duyulan yüksek torku, daha sonra gereksinim duyulan yüksek suratı bu manyetik vitesli elektrikli motorla kazanmış oluyoruz. Bu dizaynlar bizler için çok kıymetli. Bu çalışmaları yaparken aslında Bursa’da üretilecek yerli ve ulusal araç için geliştirilebilir teknolojiler üretmiş oluyoruz. Burada çalışan herkes, günün birinde bu tıp fabrikalarda misyon almayı maksat edindi.”
