Yakın vakitte Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine dahil edilecek sistemlerin geniş bir coğrafyada, hudut ötesinde ve en güçlü fiziki kurallarda kullanılacak olması, FNSS’yi lojistik takviye konusunda son teknolojilerin entegre edilerek kullanılacağı yeni bir sistemi hayata geçirme konusunda teşvik etti. Birinci tanıtımı IDEF 2019’da yapılan Uzaktan Bakım ve Eğitim Sistemi ile giyilebilir ve elleri büsbütün hür bırakan uzaktan bakım ve tamir uygulaması, iş kesintilerini ve seyahat maliyetlerini azaltacak, çalışma müddetlerini artıracak bir tahlil sunuyor.
Uzaktan Bakım Sistemi, operasyon sırasında teknik bir grubun erişiminin mümkün olmadığı, vakit kısıtlamasının bulunduğu, yüksek maliyetli müdahale kurallarının oluştuğu yahut müdahalenin güvenlik riskleri barındırdığı durumlarda değerli katkı sağlayacak. Sistem, teknik sorun yaşayan silahlı kuvvetler işçisi ve/veya saha temsilcisini merkezi pozisyonlardan yüksek tecrübeye sahip uzman takımlarla desteklemek emeliyle akıllı gözlük, tablet, dizüstü bilgisayar üzere donanımlardan yararlanılmasıyla oluşturuldu.
Uygulamada, ASELSAN iştiraki BİTES tarafından geliştirilen yerli ve ulusal görüntü konferans uygulaması BizBize üzerinden gerçekleştirilecek canlı görüntü irtibatı üzerinden artırılmış gerçeklik gösterimleri ve iş talimatları direkt ekipmana yansıtılacak. Uygulama tıpkı vakitte anlık çizim yapılmasına, teknik bilgi yahut doküman paylaşılmasına, sonradan incelenmek üzere saha şartlarının manzara ve görüntü kaydının alınmasına ve belli bakım/onarım prosedürleri için evvelden hazırlanmış görsel malzemenin saha grubuna canlı aktarılması ve canlı talimatlar verilmesine imkan sağlıyor.
Sistem, araç başında bulunan teknisyen yahut kullanıcının yetkinliklerini aşan karmaşık bakım tamirat süreçlerini bile, canlı verilecek talimatlarla alanda yapmasını sağlıyor.
Uzaktan nokta atışı tespit
FNSS Kıdemli Eser Dayanak Önderi Ersan Uzunoğlu, uzaktan eğitim ve bakım faaliyetlerine ağır ilgi bulunduğunu söyledi.
Faaliyet alanlarında Türkiye’de bu uygulamanın birinci geliştiricisi ve kullanıcısı olmayı hedeflediklerini belirten Uzunoğlu, bilgi güvenliği konusundaki tereddütleri ortadan kaldırmak için de yurt dışındaki örneklerden farklı olarak bulut altyapısı yerine kullanıcıların mevcut sunucu sistemlerini kullanmaya karar verdiklerini bildirdi. Uzunoğlu, Türkiye’den bir tahlil ortağının teknolojik altyapı için kendilerine dayanak olduğunu tabir etti.
Projeyi 3 faza böldüklerini ve birinci fazın son evresine geldiklerini vurgulayan Uzunoğlu, bu kapsamda müşteriyle dijital ortamda irtibat kurduklarını, gereksinime uygun bakım tamirat datalarını paylaştıklarını ve yapılan faaliyetleri kayıt altına alabildiklerini lisana getirdi.
Uzunoğlu, ikinci fazda artırılmış gerçekliği uygulamaya dahil etmeyi ve alandaki çalışanı bu teknolojinin sunduğu imkanlarla desteklemeyi amaçladıklarını aktararak, böylelikle servis suratını artırmayı ve müşteri memnuniyetini yüksek tutmayı hedeflediklerini kaydetti.
Son fazda ise uygulamayı halihazırda kullandıkları saha hizmetleri idaresi uygulamasıyla entegre hale getirmeyi amaçladıklarına işaret eden Uzunoğlu, uygulamanın çalışmasıyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Bakım faaliyeti bir servis talebiyle başlıyor. Merkezdeki uzman, kullanıcımızla kontağa geçiyor. Bir imajlı konuşma başlıyor. Sonra manzaralı konuşma uygulamasındaki dijital dokümanların, görüntülerin, kullanıcı ve bakım kılavuzlarının, gerekiyorsa yedek modül kataloglarının paylaşılması bu faaliyeti yürütmemizde kıymetli. Bilginin kâfi olmaması durumunda artırılmış gerçeklik uygulamasıyla gerekirse aracın 3 boyutlu modelinin bir kısmını da paylaşabildiğimiz, ekran üzerinden yapılan işaretlemelerle nokta atışı talebin anlaşılmasına yönelik çalışmalar yapıyoruz. Sürecin tüm basamaklarında da ses, görüntü ve paylaşılan datalara yönelik kayıt alıyoruz. Bir daha benzeri olayla karşılaşıldığında alanda hangi dataya, nasıl ulaşılacağına dair yönlendirmelerle uzaktan dayanak muhtaçlığını da azaltabiliyoruz. Kişi alanda kendi işini görebilecek seviyeye gelebiliyor.”
Uzunoğlu, bu uygulama sayesinde eğitimlerin içeriğinin ve aktifliğinin de artırıldığını söyledi.
Evvel Türkiye, sonra yurt dışı
Kullanıcılardan uygulamaya ait epeyce olumlu dönüşler aldıklarını aktaran Uzunoğlu, uygulamanın kullanıma sunulmasına ait takvim konusunda şunları kaydetti:
“Türk Silahlı Kuvvetlerine verdiğimiz eserler üzerinden başlamak bizim için çok kıymetli. Bilhassa şu anda erişimi son derece sonlu, hatta vakit zaman imkansız olan bölgelerde konuşlu araçlarımız var. O araçlarla başlamak maksadımız. Nihayetinde taşınabilir grubumuz oraya her vakit erişemiyor ve aslında bu bahis bir mecburilik arz ediyor. Birincil gayemiz bu. Birinci fazının deneme evresindeyiz. Kendi kullanıcımız ve teknisyenlerimizle deniyoruz. Müşteri, askeri işçi tarafında kullanılması için de elimizden geleni yapıyoruz. Maksadımız ülkemizde bunu kullanmak, daha sonra yurt dışı projelerimizde gerek kendi lokal grubumuzu gerekse müşteriye askeri işçi seviyesinde kullandırmak. Bu mevzuda gelecek yıl epeyce sıkışık bir takvimimiz var.”
En kritik anda teknik takviye
FNSS Teknik Danışmanı Soner Maviş de 27 yıl Türk Silahlı Kuvvetlerinde vazife yaptıktan sonra FNSS’de Eser Dayanak kısmında danışman sorumluluğu üstlendiğini söyledi.
Bugüne kadar askeri yetkililere uygulamaya ait çeşitli gösterimler yaptıklarını söz eden Maviş, şu değerlendirmede bulundu:
“Türk Silahlı Kuvvetlerindeki tayin ve görevlendirmeler, birliklerin dünyanın değişik yerlerinde, kritik bölgelerde misyon yapması üzere durumlar bakım tamir gereksiniminin istenilen yer ve vakitte yapılmasını kıymetli kılıyor. Teknik bilgisi olan fakat bu araca uzak, bahse hiç vakıf olmayan bir işçi, FNSS’nin Gölbaşı tesislerinde uzman işçi tarafından yönlendirilerek her türlü hizmeti yapabilecek bir düzeye gelecek. Vakit ve kritik bölge durumundan ötürü ulaşılamayan bir bölgede aracın kalması ya da kasvetle müsabakası durumunda imajlı görüşme ve uzaktan bakım takviyesiyle her türlü yardım buradan sağlanabiliyor. Uzman çalışanımızın, araç başındaki çalışanı her türlü mevzuda yönlendirmesiyle araç emniyetli bölgeye çekilebilecek, hatta aktif hale getirilebilecek. Bu da son devirde silahlı kuvvetlerin en büyük gereksinimi.”
