Siklopropeniliden isimli kolay lakin yaygın olmayan bir molekül, Satürn’ün en büyük uydusu olan Titan’ın atmosferinde bulundu. Bu cins bir molekül birinci kere bir uzay cisminin atmosferinde bulunsa da, uzayda birinci sefer görülmüyor.
NASA bilim insanlarının Astronomical Journal üzerinde bildirdiklerine nazaran uydunun atmosferinin yüksek bölgelerinde bu molekülden az ölçüde bulundu. Bu molekül epey reaktif olduğundan ötürü Titan’ın atmosferinin daha ağır olan kısımlarında bulunması beklenmiyor. Bundan daha evvel ise molekül yalnızca uzayın devasa yıldızlararası boşluklarındaki bulutlarda görülmüştü.
Müşahedeler Atacama Büyük Milimetre/milimetrealtı Sistemi (ALMA) tarafından yapıldı. Titan, Güneş Sistemi’ndeki en etkileyici dünyalardan biri ve Dünya haricinde akan ırmakların ve göllerin bulunduğu tek yer. Lakin Dünya’mızdakilerin bilakis bu göller ve ırmaklar çoğunlukla metan ve etan olmak üzere sıvı hidrokarbonlardan oluşuyor.
Titan, karbon tabanlı bileşikler açısından güçlü ve ağır bir atmosfere sahip dondurucu bir gezegen. Bilim insanları, Titan’da gerçekleşen vakaların Güneş Sistemi’nin başlarında Dünya’nın nasıl olduğu konusunda bilgi verebileceğini ve hatta uzaylı hayatların nasıl olabileceği konusunda da ipuçları verebileceğini düşünüyor. Hayatın Titan üzerinde mümkün olduğu şimdi kesin olmasa da hayli dikkat alımlı bir mümkünlük olduğu kesin.
Pasadena, Kaliforniya’daki NASA JPL kıdemli araştırma bilim insanı ve Titan uzmanı Rosaly Lopes, Titan’ın yaşanabilir olup olmadığını bulmaya çalıştıklarını söylüyor: “Bu yüzden atmosferdeki hangi bileşiklerin yüzeye ulaştığını, ve sonrasında bu gereçlerin buz kabuğunu geçerek altındaki okyanusa ulaşıp ulaşamayacağını bilmek istiyoruz, zira yaşanabilir şartların okyanusta olduğunu düşünüyoruz.“
NASA bir sefer daha Titan’a gitmek için yeni bir misyon hazırlıyor. Dragonfly ismiyle bilinen vazifenin 2027 yılında fırlatılması bekleniyor ve bu vazifede uydunun yüzeyinin kimyası incelenecek.
