Serhat Yüksel, yaptığı açıklamada, birçok alanı olumsuz etkilemekle birlikte salgının, asıl olumsuz tesirinin iktisatta yaşandığını, aşının bulunması ile birlikte dünya ekonomileri açısından olumlu bir havanın ortaya çıktığını söyledi.
Yüksel, “Borsa endeksleri birçok ülkede yükselmeye başlamıştır. Buna karşın bu olumlu havanın sürdürülebilir olması için kimi konulara dikkat edilmesi gerekmektedir. Öncelikli olarak, aşı süreci ile ilgili ülkeler ve ilaç şirketleri tarafından şeffaf bilgilerin halk ile paylaşılması gerekmektedir. Bu süreç ile ilgili olarak, beşerler ortasında bilgi farklılıkları bulunmaktadır. Bazı bireyler aşı olur olmaz bu işten kurtulacağını düşünürken, kimileri aşının bile yararlı olmayacağı kanaatinde. Bu bağlamda, ülke idareleri ve aşı şirketleri, bu süreç ile ilgili tüm bilgiyi şeffaf bir biçimde kamuoyu ile paylaşmalıdır. Belirtilen bu durum belirsizliğin önüne geçecektir. Bu da iktisadın tekrar hareketlenmesine yardımcı olacaktır.” halinde konuştu.
İktisatta yaşanan olumlu havanın devamlılığı için temelsiz, olumsuz yorumlardan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Yüksel, insanların genelinde “A aşısı düzgünmüş lakin B aşısı olmamak gerekiyormuş” veya “B aşısının gayesi insanlara çip takmakmış” şeklinde spekülatif bilgiler bulunduğunu, bu durumun da koronavirüs meselesinin ortadan kalkmasına yönelik meçhullüğü artırdığını, bu belirsizliklerin yatırımcıları huzursuz edeceği için iktisat üzerindeki olumsuz tesirinin devam etmesi riski bulunduğunu kaydetti.
“Pandemi sürecinde kripto paralara olan güven arttı”
Doç. Dr. Serhat Yüksel, koronavirüsün iktisat üzerindeki olumsuz tesirlerinden dolayı yatırımcıların kendilerine “güvenli liman” aramaya başladığını söz ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yatırımcılar, pandeminin birinci günlerinden itibaren dolar ve altını inançlı liman olarak tercih etmişlerdir. Buna ek olarak, kripto paralar da bu süreçte yatırımcıların tercih ettiği yatırım araçlarındandır. Buradan anlaşılabileceği üzere, pandemi sürecinde kripto paralara olan inancın arttığı görülmektedir. Pandemi öncesindeki periyoda baktığımız vakit, 2 Ocak 2020’de 1 Bitcoin’in bedelinin 6 bin 946 dolar olduğu görülmektedir. Pandeminin tesirini arttırdığı mart ayında ise 5 bin 24 dolar düzeylerine düştü. Öte yandan, 22 Aralık 2020 prestijiyle bu kıymetin radikal bir biçimde 23 bin 826 dolar seviyelerine yükseldiği görülmektedir. Bilgilere baktığımızda da özellikle pandemi periyodunda kripto paralarda çok önemli süreç artışlarının yaşandığı görülmektedir. Belirtilen bu durum kripto paraların kıymetlerinin de artmasına sebebiyet vermektedir.”
Ülke idarelerine ve kripto para şirketlerine kıymetli roller düştüğüne işaret eden Yüksel, ülke idarelerinin kripto paralara yönelik gerekli yasal tabanı ayrıntılı bir halde oluşturması gerektiğini, bu hususa yönelik ayrıntılı kanun ve düzenlemelerin varlığının yatırımcıların kripto paralara olan inancını artıracağını söyledi.
Kripto para şirketlerinin de gerekli güvenlik önlemlerini alması gerektiğini belirten Yüksel, “Bu emele yönelik olarak, kullanıcı hesaplarının ve yazılım sistemlerinin güvenliğine yönelik gerekli önlemler alınmalıdır. Bu konular yatırımcıların da kripto paralara yönelmesine katkı sağlamaktadır. Aksi durumda kripto paralara yönelik yaşanacak olumsuz bir durum, yatırımcıların bu araçlara yönelik tedirginliğini artıracaktır. Bu da kripto paraların fiyatlarında sert dalgalanmaların yaşanmasına sebebiyet verecektir.” diye konuştu.
“Yükselişin önümüzdeki yıllarda da artacağını kestirim etmekteyim”
Yüksel, kripto paraların geleceğine ait şunları kaydetti:
“Önümüzdeki yıllarda kripto para kullanan insanların sayısında da, kripto paralara yönelik süreç hacimlerinde de önemli manada artışlar yaşanacağını öngörmekteyim. Burada kıymetli olan konu, ülkemizin de finansal manadaki bu yeniliklere kayıtsız kalmamasıdır. Yetkili kurumlar tarafından kripto paralara yönelik bilgiler yatırımcılar ile paylaşılmalıdır. Bu sayede bu süreçteki belirsizliklerin azaltılabilmesi mümkün olabilecektir. Bu durum da kripto paraların ülkemizdeki gelişimine katkı sağlayacaktır. Öte yandan, kripto teknolojilerine yönelik gerekli yatırımların yapılması da kıymet arz etmektedir. Bunlarla birlikte kripto paraların kullanımına yönelik gerekli yasal düzenlemelerin eksiksiz olması gerekmektedir. Ek olarak, bu süreçteki muhtemel riskler ayrıntılıca belirlenmeli ve bu risklerin faal bir formda yönetilebilmesine yönelik gerekli önlemlerin alınması epey değerlidir.”
