Dünya vergi idarelerinin finansal bilgi paylaşımı artıyor

Standart, Finansal Hesap Bilgilerinin vergi amaçlı olarak ülke içinde toplanması ve uluslararası değişimi konusunda bir ortak uluslararası çerçeve çiziyordu. Bu tür faaliyetleri önlemek yerine izini sürme politikası, 2001 yılında yapılan ABD kaynaklı görüş değişikliğine dayanıyordu.

Standart, Finans Kurumlarının yabancıların daha doğrusu yabancı vergi yerleşiklerinin ve bazı özel durumlarda Varlıkları kontrol eden yabancı vergi yerleşiklerinin finansal hesap bilgilerinin ülke vergi idarelerine bildirilmesi esasına dayanıyor.

Bu bilgiye sahip olmaları vergi idarelerine, mükelleflerin uluslararası finansal faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri kontrol etme konusunda önemli bir güç sağlıyor. Bu önemli gelişmelere rağmen hala kat edilmesi gereken önemli bir yol bulunuyor. Bir zincir en zayıf halkasından kopar sözünde olduğu gibi, öncelikle dünyanın diğer ülkelerinin de sisteme dahil olması konusunda çalışmalar devam ediyor.

OECD’nin geçtiğimiz Aralık ayında yayınladığı Rapora göre, 2019 yılında yaklaşık 100 ülke 84 milyon hesaba ilişkin yaklaşık 10 trilyon Avro tutarıyla ilgili finansal bilgiyi diğer ülkelerle paylaştı. 2020 yılında ise Eylül ayı itibariyle bilgi veren ülke sayısı 105’e çıkarken diğer verilerde yaklaşık yüzde 15’lik bir artış oldu.

2017 yılına kadar 49 ülke bilgi değişim Standardını uygulama taahhüdünde bulunurken, bunlara 2018 yılında 51 ülke daha katıldı. Taahhütte bulunan ülkelerin yüzde 96’sı gerekli yasal ve değişiklikleri yerine getirdi.

2019 yılında 2018 yılı verilerine ilişkin olarak birçok ülke önemli sayıda diğer ülkeyle bilgi paylaşımında bulundu. Örneğin Avustralya 64, Azerbaycan 53, Çin 64, Meksika 67, Katar 49, Rusya 58, İsviçre 62 ve İngiltere 68 ülkeye bilgi gönderdi. Bu ülkeler içinde Turks and Caicos Adaları hiç bilgi göndermezken, Montserrat bir ülkeyle ve Türkiye ise sadece iki ülkeyle bilgi paylaşımında bulundu. Bu ülkeler, Türkiye’nin uygun bulduğu devletler olan Letonya ve Norveç’ti.

Türkiye’de bilgi toplamının yasal dayanakları Vergi Usul Kanununun 148, 140 ve 152/A maddelerine dayanıyor. Türkiye ayrıca “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine İlişkin Çok Taraflı Yetkili Makam Anlaşması’nı da 21.04.2017 tarihinde imzaladı ve 31.12.2019 tarihinde onayladı.

Gelir İdaresi Başkanlığı, otomatik bilgi değişimine ilişkin olarak 2020 yılında Finansal Hesap Bilgilerinin Vergi Konularında Karşılıklı Olarak Otomatik Değişim Standardı Bilgilendirme Rehberini yayınladı. Rehberde, Anlaşmaya taraf ülkelerden Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya ve Fransa’yı Türkiye’nin 2019 yılına ait bilgilerin paylaşılacağı 2020 yılı bilgi değişimi takvimine alınmadığı belirtili. Bu kapsamda bazı ülkelerde Türkiye ile bilgi paylaşmayacaklarını açıkladılar. Örneğin İsviçre, Türkiye ile bilgi paylaşımına 2021 yılında başlayacağını açıkladı.

Anlaşma kapsamında ev, bina, arsa gibi gayrimenkuller ve araç gibi finansal nitelikte olmayan varlıklara ilişkin bilgilerin otomatik temelde değişimi söz konusu değildir.

1 Temmuz 2017 tarihinden önce açılmış kurumlara ait hesaplarda hesap bakiyesinin 250 bin ABD dolarını geçmemesi halinde finansal kuruluşun bu hesabı Başkanlığa bildirmesi zorunlu değildir. Bireysel hesaplar için ise böyle bir eşik değer söz konusu değildir. 1 Temmuz 2017 tarihinden sonra açılan hem bireysel hesaplar hem de kurum hesapları bakiyesi ne olursa olsun bildirim kapsamındadır.

Hesap sahibi tarafından; son 3 yıldır para yatırma- veya çekme gibi bir hesap hareketi gerçekleştirilmeyen ve son 6 yıldır hakkında finansal kuruluş ile iletişime geçilmeyen hesaplar, bakiyesi bin ABD dolarını aşmamak kaydıyla otomatik bilgi değişimi yönünden hareketsiz hesap olarak değerlendirilecek ve bildirim yapılmayacaktır.