Doğan Holding, 2020 yılının üçüncü çeyrek dönem sonuçlarını açıkladı. Buna göre, 2020 yılının ilk 9 ayında 7,6 milyar TL konsolide gelir elde eden Doğan Holding, brüt kâr ise bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 890 milyon TL oldu.
Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kârı (FAVÖK) yüzde 15 artarak 644 milyon TL’ye yükselen Doğan Holding’in dönem kârı ise faaliyet kârları ve yatırım faaliyetlerinden elde edilen gelirler sayesinde yüzde 217 artarak 449 milyon TL’den 1.424 milyon TL ye ulaştı.
Yılın üçüncü çeyreğine ilişkin finansal sonuçları değerlendiren Doğan Holding CEO’su Çağlar Göğüş, Doğan Holding’in 2020’nin üçüncü çeyrek dönemindeki performansıyla ilgili olarak alınan tedbirlerin etkin kriz ve süreç yönetimi ve maliyet tasarrufları ile birlikte pandeminin olumsuz etkilerinin sınırlandırıldığını söyledi.
Holding’in faaliyet kârlılığının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 arttığına dikkat çekten Göğüş, böylece faaliyet kârının 789 milyon TL’den 1.108 milyon TL’ye, FAVÖK marjının da yüzde 5,7’den yüzde 8,5’e yükseldiğini aktardı.
Dönem kârının ise faaliyet kârlarının ve yatırım faaliyetlerinden elde edilen gelirler sayesinde yüzde 217 artarak 449 milyon TL’den 1.424 milyon TL ye yükseldiğğine dikkat çeken Çağlar, “Konsolide net nakit yılsonuna göre yüzde 54,2 artış göstererek 3,1 milyar TL olurken; solo net nakit ise Sesa Ambalaj alımı sonrasında 2,7 milyar TL oldu. Hasılattaki değişimin ana nedenleri; elektrik ticareti şirketimiz DOEL’in 01 Ocak 2020 itibariyle faaliyetlerini sonlandırması (hasılat etkisi 2,0 milyar TL), Aytemiz’de pandemi döneminde yaşanan kısmi talep daralması ve petrol fiyatlarındaki oynaklık, Çelik Halat ve Ditaş’ın pandemi nedeniyle üretime kısa süreli ara vermesi ve Trump AVM’nin pandemi sebebiyle 21 Mart – 01 Haziran tarihleri arasında kapalı kalmasından kaynaklanan kira geliri azalışıdır.” dedi.
“Pandemiye rağmen iyi performans sergiledik”
Pandemiye rağmen 2020’nin üçüncü çeyreğinde oldukça iyi bir performans sergilediklerini belirten Çağlar Göğüş, şunları söyledi: “Bu performansın arkasında disiplinli bir yönetim, etkin maliyet kontrolü, iyi yönetilen bir yatırım programı ve gelir çeşitlendirimesi bulunuyor. Öncelikle portföyümüzdeki şirketlerimizde bilanço açık pozisyonu tutmuyoruz. Genellikle gelirlerimizle paralel olarak borçlanıyoruz. Gelirimiz hangi para birimindeyse borçlarımızın da o para biriminde olmasına dikkat ediyoruz. Riskleri disiplinli bir şekilde yöneterek şirketlerimizin finansal açıdan ani sapmalara girmesini önlüyoruz. Bunların yanında tüm şirketlerimizle giderlerde etkin bir maliyet kontrolü ile sadeleşmeye giderken ve yeni yeni ürün, hizmet ve kanallarla gelir çeşitlendirmeleri yapıyoruz. Enerji, yenilenebilir enerji, sanayi, yurt dışındaki medya yatırımlarımız, teknoloji işlerimiz, finansal hizmetler ve otomotiv şirketlerimiz giderek daha sağlıklı bir portföy dağılımına ulaşmış durumda.Önümüzdeki dönemde de stratejik hedeflerimizden sapmadan, tüm paydaşlarımıza değer katmaya ve yatırımla büyüyen bir şirket olmaya devam edeceğiz.”
