Yaklaşık 300 dönümlük alan üzerine şurası olan ve faaliyete 2012’de başlayan Dicle Teknokent, ortalarında kimya, bilişim teknolojileri, yazılım, güç, medikal elektronik, ziraî teknolojinin de yer aldığı 43 firmaya mesken sahipliği yaparken, akademik yönlendirmeyle şirketleri pazarın kıymetli oyuncuları haline getiriyor.
Dicle Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Kemal Akkılıç, Dicle Teknokent’in 2007’de Bakanlar Heyeti kararıyla kurulduğunu anımsattı.
Teknokent’in 2018’e kadar istenen başarıyı elde edemediğini, akabinde yapılan çalışmalar sayesinde kıymetli gelişme sağladığını aktaran Akkılıç, bölge teknokentleri ortasında proje sayısı, Ar-Ge, bütçe harcamaları ve ihracat satışları ile ön sırada yer alma başarısı gösterdiğini anlattı.
Akkılıç, ülkede ürettiği teknolojileriyle yapılan ihracatıyla katma kıymet yaratan, bölgesindeki teşebbüsçü ve firmalara taraf veren bir bölge olmak için yola çıktıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Türkiye’de çarpan tesiri büyük olan proje sahipleri ortasında ön sıralardayız. Teknokentler topluma teknoloji konusunda önderlik yapan kurumlardır. Ticaret ve sanayi bölümlerinin artan rekabet şartları ile hayata tutunmasının yegane yollarından birisi Ar-Ge faaliyetleridir. Ar-Ge faaliyetleri büyük uğraş ve maliyet isteyen uğraşılardır. Girişimcilere ve firmalarımıza büyük avantajlar sunulmaktadır. Teşebbüsçü adaylarımıza hem lojistik hem uzman takviyesini sağlamaktayız.”
Yerli kontak lens temizleme solüsyonu üretildi
“Dicle Teknokent’te 2017’de vazifeye geldiklerinde 15 firma bulunurken, artık 43 firmanın etkin olarak yer aldığını” tabir eden Akkılıç, şunları kaydetti:
“Aynı vakitte teknokentimize proje sunup hakem sürecinde 4 teşebbüsçü adayımız da var. Kendilerini projeleriyle kanıtlamış birçok firmalarımız bulunmaktadır. Yakın vakitte Türkiye’nin birinci yerli ULTRON Kimya firması, kontak lens temizleme solüsyonu üretti. Eser Ar-Ge faaliyetlerini bitirmiş olup tüm testlerden geçti. Ülkemizde olmayan bu tıbbi gerecin teknokentimizde üretilmesi bizi memnun etti.”
Akkılıç, çalışmalarıyla bölgedeki firmaların bilim ve teknoloji alanında gelişimine katkıda bulunmak için uğraş gösterdiklerini vurgulayarak, “Firmalara vermiş olduğumuz birtakım avantajlar bulunmakta. Bilhassa fikri olup da parası olmayan öğretim üyeleri yahut teşebbüsçü adayları için burada ofis, internet, ısınma, Dicle Üniversitesi akademisyenleri ile ortak çalışma imkanı sağlıyoruz. Firmalar, komşu firmalarla birlikte sinerji oluşturup büyük bir Ar-Ge faaliyeti için hazırlık evresini burada aşmaktadırlar.” diye konuştu.
“Projeler sayesinde bölgeye büyük bir geri dönüşüm sağlanacak”
“Daha evvel terörle anılan bölgemiz bundan sonra bilim ile anılacak.” diyen Akkılıç, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Firmalarımız çeşitli bölümlerde faaliyetlerine devam etmektedirler. Teknokentlerde teşebbüsçü adaylarımıza gelir vergisi, kurumlar vergisi ve KDV muafiyeti ile yazılım kesimlerine KDV istisnası avantajı sağlanıyor. Firmalarımız son derece düşük bir barınma maliyetiyle teknokent imkanlarından faydalanıyor. Projeler sayesinde bölgeye büyük bir geri dönüşüm sağlanacak.”
