Bölgede balık avcılığı yapan bir küme, Yeniköy açıklarında bulundukları esnada kıyı kısmında fosile emsal yapılar gördü. Bunun üzerine durum, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesine (ÇOMÜ) bildirildi.
ÇOMÜ’den gelen takım, bölgede yaptığı incelemede balıkçıların bulduğu yapıların, günümüzden 8-9 milyon yıl öncesine ilişkin fil fosili olduğunu belirledi.
Fil fosili, yapılan incelemenin ardından Troya Müzesi’ne teslim edildi.
ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Kısmı Genel Jeoloji Ana Bilimdalı’nda vazifeli Tabip Öğretim Üyesi Sevinç Kapan, gazetecilere, inceleme çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
Fosilin günümüzden 8-9 milyon yıl öncesine ilişkin bir ortamda yaşadığını düşündüklerini anlatan Kapan, “Fillerin ceddine ilişkin diş fosilleri, çalıştığımız bu örnekler. Örneklere baktığımızda birden fazla birey olduğunu düşünüyoruz. Bir tanesi yaklaşık 30-40 yaşları civarında ergin bir birey. Oburu daha çocuk. Bebek diyebileceğimiz yavru bir file ilişkin dişler. Bunu, dişlerin kök yapısından algılayabiliyoruz. Çalışmayı Ege Üniversitesi Tabiat Tarihi Müzesi ve Biyoloji Kısmı Öğretim Üyesi ve Omurgalı Paleontolojisi Uzmanı, Tabip Öğretim Üyesi Serdar Mayda ile birlikte yapıyoruz.” diye konuştu.
Kapan, dişlerin kök uzunluğundan bireyin yaşını aşağı üst iddia edilebileceklerini belirtti.
Bunun için bir tane dişin kökünün bulunması, oburunun de köksüz olmasına dikkat ettiklerini kaydeden Kapan, “Birinin ergen oburunun ise yavru birey fosillerini bulduğumuzu düşündürüyor bize. Bu fillerin yaşadığı periyot, gerisinde bir ormanın olduğu, önünün sulak bir alan olduğu ve bir tatlı su bulunduğu bir alan. Muhtemelen de su gereksinimlerini karşılamak için bu alana gelmişler. Buradaki bir tabiat olayı da onların, sanıyoruz vefatına sebebiyet vermiş. Bu sayede de fosilleşerek bize kadar ulaşmışlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Sevinç Kapan, bu durumun bölge ve Çanakkale için epeyce hoş bir haber olduğunu tabir ederek, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Bugünkü fillerin cetlerinin bu bölgede yaşamış olmaları kıymetli. Yakın civarda, Trakya bölgesinde varlıklarını biliyorduk. Burada da bulunuyor olması, günümüzden 8-9 milyon yıl evvel, bugün Çanakkale dediğimiz bu karanın o dönemki coğrafyası hakkında yorum yapmamızı sağlıyor. Onun için bilimsel manada bizler için epey pahalı bir bulgu oldu.”
