Toros, yaptığı açıklamada, dün Marmara Bölgesi’nde mahallî olarak sağanak, gök gürültülü yağmur ve dolu meydana geldiğini hatırlattı.
Toros, şöyle devam etti:
“Dün Doğu Avrupa üst düzeylerinde oluşan alçak basınç alanı, ülkemizin kuzey batısındaki alçak alanın uzantısı olan soğuk oluk, yer düzeyinde su ve kara yüzeyinin sıcak olması sebebiyle vakit zaman kümülonimbus bulutları gelişmiştir. Bu bulutların gelişimiyle de batılı hava akımları deniz yüzeylerinden kâfi nem pompalanmasına yol açmıştır. Bu durumla üst düzeylerdeki soğuk ve yeryüzündeki sıcak hava nedeniyle atmosferik kararsızlıklar oluşmuş, sıcaklık farklıkları düşey tarafta inici ve yükselici hava hareketleri vakit zaman dolu oluşumuna yol açmış, yer düzeyi ve üst düzey ortasındaki sıcaklık farkı, kuvvetli kararsızlığa yol açmıştır. Dün kümülonimbus bulutu kuvvetli yağmur ve dolu meydana getirmiş ve ülkemizin kuzey batı ile batısındaki soğuk cephe kararsızlık sınırı oluşturmuştur. Marmara Bölgesi’nde dün oluşan kümülonimbus bulutuyla birlikte birçok yerde kuvvetli sağanak ve yer yer dolu hadisesi meydana gelmiştir.”
“Dolu varsayımları günümüzde yapılabiliyor”
Toros, yüzey sıcaklığı, üst düzey sıcaklığı ve basınç sisteminin hareketlerine bağlı olarak mümkün dolu iddialarının yapılabildiğini söz etti.
Son yıllarda gelişen radar teknolojileri sayesinde yakın vakitte oluşmaya başlayan doluların meteoroloji mühendisleri tarafından daima izlenerek gerekli ikazların yapıldığını vurgulayan Toros, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Meteoroloji Genel Müdürlüğü web sitesinde, cep telefonu uygulamasında ve radyosunda daima olarak meteorolojik kestirimler yapmaktadır. Ayrıyeten radar manzaraları daima izlenerek sağanak, gök gürültülü sağanak ve dolu oluşum ihtimalleri takip edilebilir. Dolu olsun yahut olmasın kuvvetli sağanaklar öncesinde çok kuvvetli rüzgarlar oluşabilir. Münasebetiyle konutlarımızda, iş yerlerimizde uçma ihtimali olan cisimler uygunca yerlerine tutturulmalı, montajlanmalıdır. Kapı ve pencereler kapalı tutulmalıdır. Dolu sırasında can ve mal kayıplarının oluşmaması için mümkün mertebe kapalı alanlara geçilmelidir. Vatandaşlar dolu yağışı için her vakit önlemli olmalı. İnsanların araçlarının bagajlarına dolu yağışında araçlarının korumak için battaniye koyması gerekiyor.”
Bazen dolu yağışının ceviz büyüklüğünde olabileceğini vurgulayan Toros, şöyle konuştu:
“Sıcaklık farklılığı, nemlilik ve atmosferik kararsızlık sonucu kuvvetli fırtınalar oluşabilir. Bu meteorolojik hadiseler tek hücre, çoklu hücre, çoklu hücre çizgisi ve muhteşem hücre fırtınaları olarak isimlendirilir. Bunlardan en şiddetli yağış bırakanı üstün hücrelerdir. Kuvvetli yukarı-aşağı rüzgar akışları ile donan yağmur damlaları, hareket boyunca büyümeye devam eder. Dolu taneleri 15 santimetreye kadar büyüyebilir ve 500 gramdan daha ağır olabilir”
Toros, Türkiye’de dolunun şiddeti ve büyüklüğünün yere ve vakte nazaran değişebildiğinin altını çizerek, “Ülkemizdeki dolu hadisesi en çok haziran, mayıs, nisan, temmuz, ağustos ve eylül aylarında görülmektedir.” dedi.
