Balcı, teknolojik ve ekonomik yarışta ön almak için artık alanda ULAK ile markalaşan eserleri, teknolojik kazanımları, ülke olarak topyekun ve çok daha süratli bir biçimde ekonomik kazanımlara dönüştürmek zorunda olduklarını söz ederek, “Eylül başı prestijiyle 71 vilayetimizde 1300 baz istasyonumuzla 3 operatörümüze de hizmet veriyor, 1,5 milyondan fazla vatandaşımızın yerli ve ulusal teknolojilerle irtibatını sağlıyoruz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde geçen yıl ocak ayından itibaren 4,5G bağlantısı için ULAK baz istasyonlarının hizmet vermesinin, kendilerine olan inancı ve baz istasyonlarının kullanılabilirliğini gösterdiğine dikkati çeken Balcı, bunun birebir vakitte üzerlerindeki sorumluluğu da katbekat artırdığını lisana getirdi.
Balcı, gelinen evrede, 1300 baz istasyonuyla bir taraftan keyifli olurken öteki taraftan ülkede yaklaşık 50 bin civarındaki 4,5G baz istasyonuyla kıyaslandığında çok da düzgün bir durumda olmadıklarını kabul ettiklerini anlattı
Yürütülen çalışmalara ait bilgi veren Balcı, şöyle konuştu:
“4,5G sistemlerinin en az 2030’a kadar kullanımda olacağı, 5G sistemlerinin 4,5G sistemlerle kullanılacağı, ülkemizde 4,5G yatırımlarının 2025’e kadar devam edeceği, küresel ölçekte de 4,5G yatırımlarının önümüzdeki 4-5 yıl birtakım bölgelerde artarak devam edeceği bilinen gerçekler. Bu nedenle elde edilen kazanımları, öbür baharlara ötelemeden, stratejik yaklaşımla nerede fırsat varsa kullanabilmeliyiz ki sürdürülebilir, maliyet-etkin tahliller üretilebilsin, süreç devam etsin, çark dönsün ve en değerlisi ulusal cari açığımızın azaltılması tarafında bir nebze de olsa katkımız olsun.”
“Ekosistemimizi her geçen gün zenginleştirmeye itina gösteriyoruz”
Balcı, çalışmaların, yapılan işlerin çeşitliliği ve gerektirdiği teknolojik derinlik dikkate alındığında, tek firma yahut tek küme tarafından gerçekleştirilebileceklerin çok ötesinde olduğuna işaret ederek, ULAK Haberleşme olarak çalışmalarını hissedarları ASELSAN ve HAVELSAN başta olmak üzere NETAŞ, ARGELA, TÜRKSAT, KAREL, PIWorks, PAVOTEK ve HTK üyesi birçok firmanın da bulunduğu 100’ü aşkın kuruluş, üniversite ve sivil toplum örgütleriyle oluşturdukları ekosistemle gerçekleştirdiklerini, bu ekosistemi de her geçen gün zenginleştirmeye ihtimam gösterdiklerini anlattı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile koordineli olarak Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2013’ten itibaren gerçekleştirilen projelerle haberleşme altyapılarında teknolojik kazanımlar sağlandığını belirten Balcı, bu kazanımları Savunma Sanayi Başkanlığı öncülüğünde kurulan ULAK Haberleşme’nin koordine ve çalışmaları ile ürünleşerek, ULAK çatısı ve markası altında alanda dünya devleriyle yarışan eserler haline geldiğini kaydetti.
Balcı, ULAK Haberleşme ile ağırlaşan koordineli çalışmalar sonucu değerli aralıklar kat edildiğini vurgulayarak, Türkiye’nin alanda çalışan baz istasyonu üretebilen ve bu süreci devam ettirebilen 5-6 ülkeden biri haline geldiğini söyledi.
Geliştirilen en son teknolojiyle yazılım tarifli, sanallaştırma teknolojisini kullanan ULAK MAYA Ağ Idare ve Tahlil Sistemleri ile ULAK MAYA Bilgi Merkezi tahlillerinin alanda çalışır vaziyette olduğunu anımsatan Balcı, bunların alanlarında dünya devleriyle her türlü teste girdiğini lisana getirdi.
Balcı, Türkiye’nin bilişim ağ altyapısının en kıymetli ögelerini ulusallaştırma sürecinde misyon aldıklarına dikkati çekerek, yabancı üretici bağımlılığına son verip, büsbütün kendi yazılımlarını geliştirdikleri sistemler ve ekosistemle ULAK olarak hazır durumda olduklarını vurguladı.
Metin Balcı, Ulaştırma ve Altyapı, Sanayi ve Teknoloji bakanlıkları ile Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve Dijital Dönüşüm Ofisi başta olmak üzere, Bilgi Teknolojileri ve Irtibat Kurumu, TÜBİTAK üzere devletin ilgili kurumlarının süregelen uyumu, yönlendirmesi ve takviyesiyle süreci süratli bir formda yürüttüklerini bildirdi.
“Yerli ve ulusal tahliller için gerekli gayreti herkes göstermeli”
Bu süreçte, Siber Güvenlik Kümelenmesi ve Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi faaliyetlerinin içinde de faal olarak yer aldıklarını, birlikte daha güçlü olacaklarının şuuruyla tüm birikim ve deneyimleri paylaşarak bulundukları her ortama paha katmaya uğraş ettiklerini tabir eden Balcı, “Teknoloji çok süratli değişiyor. İçinde bulunduğumuz sürece ister yarış diyelim ister savaş diyelim, ekonomik ve teknolojik istikametten güçlü olmak zorunda olduğumuz bu devirde, yerli ve ulusal tahlillerin önünün açılması için gerekli çabası, özveriyi herkes göstermeli.” değerlendirmesinde bulundu.
5G ve ötesi için yürütülen çalışmalarda, 2015’te başlatılan Ar-Ge projelerinin sonucu alanda hala çalışan 5G hazır sistemlerinin oluşturduğu teknolojik kazanım ve deneyimle ilerlediklerini vurgulayan Balcı, şu bilgileri verdi:
“5G ve ötesine gerçek önümüzdeki periyot genişbant irtibat teknolojilerinde yerli ve ulusal sistemlerin yapılabilirliğine olan itimadın artırılması konusunda ULAK’ın geldiği nokta çok kıymetli bir referans oluşturdu. Kendi bünyemizde gerçekleştirdiğimiz 5G ve ötesi Ar-Ge çalışmalarına ilgili kurumlarımızın üst düzey yetkililerinin yönlendirmesi sonucu TÜBİTAK Uçtan Uca Yerli Ulusal 5G (UUYM5G) Projesi kapsamında da devam ediyoruz. Burada alanda elde ettiğimiz deneyim ve birikimlerimizi de katarak, öncü ve paylaşımcı bir anlayışla projenin sağlıklı ilerlemesi için tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
“Çalışmalarımız yurt dışında da ilgiyle karşılandı”
Balcı, 4G, 5G ve ötesi genişbant irtibat teknolojileri konusunda yaptıkları çalışmaların yurt dışında da ilgiyle karşılandığına işaret ederek, “Bu kapsamda Telecom Infra Project (TIP) ve Open Networking Foundation (ONF) üzere oluşumların davetleri üzerine çalışmalara dahil olduk. Burada da küresel üretici ve operatörlerle çalışma imkanı buluyoruz. T-Mobile/ABD’nin kapsamlı testlerine girme hazırlıklarımız devam ediyor. Epeyce şiddetli bir süreç sonrasında Intel ile başlattığımız teknolojik iş birliği sürecini çok uygun formda devam ettiriyoruz.” dedi.
Birçok farklı küresel tertipte eserlerini test edip, yeniden küresel ölçekte çalışabilirliğini gösterip, görünürlüklerini artırdıklarını vurgulayan Balcı, bu çalışmaların, gelecek periyotta yoğunlaşacakları yurt dışı pazarlarda, daha aktif olmanın önünü açacağını söyledi.
Balcı, yurt dışı iş birlikleri kapsamında ise teknoloji transferinden fazla, teknoloji iş birlikleri üzerinde ağırlaştıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Ülkemizin irtibat altyapılarında teknolojik olarak geldiği nokta, alanlarda çalışan sistemlerimiz nedeniyle teknoloji transferi yerine teknolojik iş birliği yaklaşımının daha uygun olacağını düşünüyoruz. Bu yaklaşımla farklı alternatiflerle faaliyetlerimizi geliştiriyoruz. Sürecin kuvvetli ve ülkemiz için son derece kritik olduğunun farkındayız. Bu nedenle tüm gücümüzle koordineli ve odaklı, azim, inanç ve sebatla çalışmak zorundayız.”
Balcı, tahlillerinin yalnızca yurt içinde değil, yurt dışında da kabul göreceğine, ortaya konulan stratejik bakış açısının devamı ve tüm ekosisteminin yeteneklerinden ve güçlerinden istifadeyle başarılı sonuçlar alacaklarına inançlarının tam olduğunu kelamlarına ekledi.
