Türkiye hem yerli kaynaklarını çoğaltmak hem de yenilenebilir güçten daha çok faydalanmak için 2014’te kıymetli bir atak yaparak yüzünü güneşe döndü. Bu atılım kısa müddette karşılık verdi ve 2020 yılının Mayıs ayında güneş santralleri toplam elektrik tüketiminin yüzde 5,6’sını karşılayarak aylık bazda rekor kırdı.
Elektriğini güneş panellerinden elde edilen güçle sağlayan kurum ve binaların sayısı gün geçtikçe artarken, nispeten yeni gelişen bir alan olduğu için iktisadın aktörleri ortasında düzenlemeye muhtaç noktalar da görülmeye başladı. Pek çok sigorta şirketinin poliçelerinde güneş paneli kaynaklı yangınları kapsam dışı bırakması, sık karşılaşılan uyuşmazlıklardan biri olarak dikkat çekti. Bu eğilim, binasında güneş gücünden faydalanmak isteyen kullanıcılarda da tedirginliğe sebep oldu.
Gün geçtikçe büyüyen güneş paneli bölümünün Ar-Ge çalışmaları ise artık bu tereddütleri giderecek noktaya ulaştı. Alanında ileri teknoloji şirketlerinden biri ise yangın riskini ortadan kaldıran güneş panelleri üretimiyle öne çıktı.
Geliştirilen bu çift yüzlü çift camlı fotovoltaik paneller hem tutuşmazlık hem de yavaş yanma kriterlerinde en üst düzey olan AA sınıfı yangın güvenliğine sahip. Global olarak en yaygın kabul gören test laboratuvarı UL’nin belirlediği UL 1703 standartlarına uygun halde üretildi. Bulundukları tesiste bir yangın çıktığı takdirde bile, çerçevesiz üretilen ve plastik art katman kullanılmayan paneller sayesinde alevlerin yayılması engelleniyor.
