Ülkende kal, maaşını dövizle al

Çiğdem YÜCESOY SUBAŞI

Tüm dünyayı kasıp kavuran COVID-19 pandemisi, global şirketlerin iş yapış biçimlerini baştan sona değiştirdi. Salgın nedeniyle nitelikli çalışana ulaşmakta zorlanan global şirketler çalışmak istedikleri adaylara “Ülkende kal, maaşını döviz olarak verelim” teklifi götürmeye başladı.

Birçok şirketin son dönemde expat bulmakta ciddi zorluk çektiğini söyleyen Mercer Yetenek Yönetimi ve Toplam Ödüllendirme İş Geliştirme Müdürü Şadiye Azışık, pandemide ülke değiştirmenin rafa kalkmasıyla yeni yöntemler geliştiğini belirtti.

Ülke değiştirmek rafa kalkıyor

Avrupa koşullarında bir işte çalışmak için ülke değiştirme konusunda son derece istekli olan kişilerin tutumlarının değiştiğini söyleyen Azışık sözlerini şöyle sürdürdü: “ İnsanlar ülkelerinde kendilerini daha güvende hissettiği için başka ülkelerde çalışma fikri cazip gelmeyebiliyor. Bu bariyeri aşmak için firmaların İK departmanları da taktik değiştirmeye başladı. Çalışmak istedikleri adaylara uzaktan çalışma seçeneği sunan birçok şirket var. Online çalışmanın tüm ülkelerde kabul görmesi de bu sürece büyük katkı sunuyor. Yani artık bir kişi ülkesinde kalarak global bir şirketin işgücü ağına dahil oluyor. Maaşı dövizle almak da işin cazibesini artırıyor.”

“Ücretler piyasanın çok üstünde”

Pandemi nedeniyle ülkeler kendini korumaya almak için sınırlarını kapatsa da çalışma hayatında tam tersi bir dönem yaşandı. Online sistemle dünyadaki herhangi bir noktadaki şirkete evden bağlanarak çalışmak mümkün hale geldi. Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs, iş yapış biçimlerinde çalışanlar lehine bir dönüm noktası oluşturdu. Fiziki mesaiyi gündemden kaldıran global şirketler, artık aradıkları nitelikli çalışana seyahat şartı koymuyor. Çalışma hayatında online model sayesinde ülkeler arasındaki sınırların kalıcı olarak kalkmaya başladığını söyleyen Şadiye Azışık, “Avrupa ülkeleri, ihtiyacı olan nitelikli işgücüne Türkiye’de yaşayabileceği modelde teklifler getirmeye başladı. Ücret paketleri ise piyasanın oldukça üstünde. En önemli tarafı da hayatında bir değişiklik yapmadan kendi ülkende expat olarak çalışabilmek” dedi.

En büyük talep bilgi teknolojilerine

Yeni yöntemler Türkiye’de özellikle de Ar-Ge, enformasyon teknolojileri, yazılım gibi özel alanlardaki çalışanlar için yeni bir fırsat kapısı oluşturmuş durumda. Bu meslek grubunu COVID-19 öncesinde en çok transfer eden ülkeler olan Almanya ve Hollanda bu yeni trendin başını çekiyor. “Tekliflerin en çok bu ülkelerden geldiğini görüyoruz” diyen Azışık, bu yeni trendin yetenekli genç çalışanların beyin göçünü de yavaşlatacağını söylüyor.
Özellikle enformasyon teknolojileri ve yazılımcıların da içinde olduğu genç nüfus, son yıllarda artan bir hızla Avrupa Birliği ülkelerine göç etti. TÜİK verilerine göre 20-29 yaş arasındaki genç nüfusun 2016 yılında 56 bin 598 olan yurtdışına göç sayısı, 2018 yılında 93 bin 432’ye çıktı. COVID nedeniyle zorunlu olarak yavaşlayan bu trend, yerini “ülkende çalış, maaşını dövizle al” eğilimine bırakmaya başladı.

Dönüşümü hızlı yap, yüksek ücreti kap

Pandemi öncesinde çok sıcak bakılmayan evden çalışma uygulaması yerini günlük hayatın bir parçası haline gelmeye başladı. Üstelik evden çalışmayı iyi yöneten ve dönüşümü hızlı gerçekleştiren çalışanlar artık şirketlerin en değerlileri. Şadiye Azışık, “Uzaktan çalışma modelini iyi yöneten ve başarılı olan çalışanların değeri katlandı. Şirketler, ücret artışı ve yan haklar vererek insan kaynağını elinde tutmak için çabalıyor” diye anlattı bu durumu.
Dijital dönüşümün sadece teknolojiye yatırım olmadığını anlayan patronlar, çalışanı da dahil edeceği yeni sistemler kuruyor. Özellikle de yetenekli çalışanlara talep çok ve patronlar bu kaynağı elinde tutmak için daha fazla çaba gösteriyor.