Son yıllarda teknoloji devi şirketler, yalnızca eser ve hizmetleri ile yarışma halinde bulunmuyor. Uyguladıkları stratejiler doğrultusunda, etraf dostu bir siyaset izlemek de bu yarışmalardan biri haline geldi. Apple, Google, Facebook ve Microsoft üzere dev şirketler karbon emisyonlarını azaltmak, tükettikleri güç kadar yenilenebilir güç üretmek için çalışıyor.
Velev bu şirketler; ofisler, done merkezleri ve sair tesisler de dahil olmak üzere tüketilen güç kapasitesinden daha fazla yenilenebilir güç santrali kurmaya/yatırım yapmaya çalışıyor. Örneğin bu bahiste hayli başarılı olan Apple, 43 devletteki tesisinde tüketilen enerjiyi yüzde 100 pak yenilenebilir güç ile karşılamayı başardı. Velev Apple, tedarikçilerinin de yenilenebilir kullanması için periyodik maksatlar belirliyor. Emsal bir formda Google de yüzde 100 yenilenebilir güç maksadına şirketler arasında taraf alıyor.
Yenilenebilir güç tasarrufunda kararlı adımlar atan Facebook ise 2018 yılında kendisi için yaptığı planlamayı açıklamıştı. 2021 yılında gereksinim duyduğu tüm enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan üretme gayesi koyan Facebook, bu hususta başarılı çalışmalar sürdürüyor. Facebook’un açıkladığı 2019 yılı istatistiklerine nazaran şirket, gereksinim duyduğu gücün yüzde 86’sını yenilenebilir kaynaklardan üretti. Facebook’un 2015 istatistiklerinde bu orantının sadece yüzde 35 olduğunu düşündüğümüzde, büyük bir ilerleme olduğunu ve 2021 yılı gayelerine ulaşmaya çok yakında olduğunu görüyoruz. 2019 ile 2017 istatistikleri karşılaştırıldığında ise karbon emisyonlarında 22.000 araca denk denk gelen, yüzde 59’luk bir azalma yaşanmış durumda.
Road to Zero isimli planını duyuran Sony ise 2040 yılına kadar yüzde 100 yenilenebilir güç kullanmayı hedefliyor. 2030 yılı itibariyle yüzde 30 seviyelerine ulaşacak olan Sony; Çin, Japonya ve Tayland üzere yerlerdeki yatırımlarıyla bu gayesine ulaşmak istiyor.
Yarı iletken dalının dev isimlerinden TSMC de bu stratejiyi izleyen şirketler arasında bölge alıyor. Tayvan merkezli TSMC, Danimarka merkezli rüzgar gücü şirketi Ørsted isimli şirket ile anlaşarak, deniz üstü rüzgar gücü santrali satın aldı. 90 MW kapasiteli bu santralin işletmesi ve fiyat garantisi TSMC’nin elinde olacak. Sonunda TSMC yenilenebilir güç üretimi yaparken, kendisi için kıymetli bir gelir kaynağı da oluşturacak.
Bu mevzuda tecrübe ve kazanımları birlikte geliştirmek isteyen çeşitli topluluklar da bulunuyor. Aralarında Apple, Google, Microsoft ve Facebook’un da nokta aldığı RE100 kulübünde bölge alan 140 dünya devi şirket, 2050 yılına kadar külliyen yenilenebilir güce geçiş yapacak.
İşin detayına baktığımızda ise bu şirketler, ofisleri ve done merkezlerine aslında direkt yenilenebilir güç sağlamıyor. Örneğin, ABD’nin bir eyaletinde 100 MW’lık bir olgu merkezi bulunan şirket, öteki bir eyalette bu kapasitede yenilenebilir güç santrali kurduğunda yahut satın aldığında, bunu tükettikleri enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan ürettikleri cihetinde lanse ediyorlar. Ayrıyeten güç satışı sayesinde, şirketlerin bu bahiste kıymetli bir gelir elde ettiğini de söyleyebilirim.
Burak Kesayak
twitter.com/BurakKesayak
