Ekici Peynir CEO’su Burçin Ekici: Tüketici muhafazakar ithal peynir bizi sarsmaz

MEHMET KARA

Venezuela’dan peynir ithalatına izin verileceğine dair karar üzerine Türkiye’nin tarım ve hayvancılık ürünlerinde kendi kendine yeterliliği yoğun şekilde tartışıldı. Peki bu ithalat Türkiye peynir sektörünü ne ölçüde etkiler? Türkiye peynir sektörünün önde gelen oyuncularından Ekici Peynir’in CEO’su Burçin Ekici ile salgınla mücadele sürecinde sektörde yaşananları, şirketin faaliyet ve hedeflerini konuştuk.

➤ Peynir ve süt fiyatları son bir yılda nasıl bir seyir izledi?

Süt fiyatlarına en son zam Kasım 2019’da geldi. Sonra herhangi bir artış olmadı. Dolayısıyla peynir fiyatlarında da bir değişiklik olmadı.

➤ Yılın ilk sekiz ayını nasıl geçirdiniz?

Maalesef tüm dünya için hiç beklemediğimiz gelişmelerin yaşandığı bir yıl oldu. Tüm sektörler salgından olumsuz etkilendi. Ama gıda sektörü diğer sektörlere göre bu konuda biraz daha şanslı. Biraz daha az etkilenen bir sektör. 2020 yılı bizim için güzel geçiyor. Hedeflerimizi tutturma hatta üstüne çıkma yönünde ilerliyoruz.

➤ Hedefleriniz neydi, revizyon yapmanız gerekti mi?

Hedefimiz yüzde 10 artışla 22 bin ton civarında ürün satmak idi. Şu an itibariyle hedeflerimizin üzerinde bir satışla ilerliyoruz. İlk altı aya baktığımızda tonaj bazında satışlarımızı geçen yıla göre yüzde 17 artırdığımızı görüyoruz. Şu an itibariyle hedefleri artırmadık. Ama zaten hiçbir zaman biz koyduğumuz hedefi yakalamakla yetinmiyoruz, hedefleri gerçekleştirip üstüne de çıkmaya çalışıyoruz.

➤ Satışlarınızda yurt içi yurtdışı dengesi nasıl?

Ekici Peynir olarak bizim asıl pazarımız yurt içi. Çok büyük bir oranını, yaklaşık yüzde 95-96’sını yurt içine satıyoruz. Önümüzdeki yıllarda satışlarımız içinde ihracatın oranını artırmayı hedefliyoruz. Bu nedenle ihracat için yeni yapılandırmalara gidiyoruz. Bu yıl, daha önce girmediğimiz yeni ülkelere ürün satışı yaptık. Yani Yemen, Gürcistan ve Sudan gibi yeni pazarlara giriş yaptık. Ama önümüzdeki senelerde ihracata daha fazla ağırlık vermek istiyoruz.

➤ Yurtiçi pazarda coğrafi dağılımınız ne durumda?

Türkiye’nin bütün illerinde varız. Her yere erişebiliyoruz. Perakende kanalı olsun, ulusal zincir marketler kanalı olsun, dijital platformlar olsun her kanalda varız. Bu sene ev dışı tüketim kanalı salgından çok olumsuz etkilendi. Otellerin, okulların, restoranların kapalı kalmasından dolayı geriledi. Ama perakende kanalında ciddi artış gördük.

➤ Salgın süreci iç piyasayı nasıl etkiledi?

Salgın sürecinde özellikle ilk sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemlerde insanlar panikle yüklü alışverişler yaptılar. Tüketici ne olacağını bilemediği için her türlü gıda ürünlerini alıp depoladı. Sonradan ortam rahatlayınca, insanlar dışarı çıkabileceklerini görüp normal davranışlarına döndü. Böylece satışlarımız da genel olarak normale döndü. Ama ev dışı tüketim hâlâ eski seviyelerinde değil tabii.

➤ İthalata izin verilse rekabet gücünüzü zorlayacak bir ortam oluşur mu?

Yurtdışından gelecek süt ürünleri Türk tüketicilerine çok da hitap edebilecek ürünler değil aslına bakarsanız. Klasik beyaz peynirler gibi ürünler yurt dışında yok. Türk tüketicisi peynir konusunda oldukça muhafazakar. İnsanlar yedikleri peyniri pek değiştirmek istemiyor. O yüzden ithalata izin verseler de bu bizleri çok etkilemez. Biz oradan çok fazla etkilenmeyiz.

➤ Peki ithalat yapılsın diyebiliyor musunuz?

Şunu söyleyeyim, Türkiye’nin dışarıdan süt ve süt ürünleri getirmesine ihtiyaç yok. Şu anda hem çiğ süt üreticisi hem de süt mamulü üreticileri, Türkiye’de tüketicinin taleplerini karşılayabilecek durumda. Biz peynir sanayicileri olarak bu alandaki ihtiyacı her zaman olduğu gibi rahatlıkla karşılıyoruz ve karşılamaya devam ederiz.

➤ İthalata ürün çeşitliliği açısından bakılabilir mi, böyle bir ihtiyaç var mı?

İthal peynirleri talep eden bazı tüketiciler de var tabii ki. Türkiye’de ithal peynirlerin pazar payı yaklaşık yüzde 1 civarında. İthal peynir satışlarının çoğu yılbaşına doğru yapılıyor, bunu da biliyoruz.

➤ Peynir pazarında ürün çeşitliliği ne durumda? Var mı yeni ürünler?

Tabii ki peynir çeşitliliğini artırabilmek için çalışmalarımız var. Yeni ürünler üzerinde çalışıyoruz. Hatta son aşamalara geldiğimiz yeni ürünlerimiz var, yakın zamanda piyasaya sunmayı planlıyoruz. Aslına bakarsanız Türkiye’de yaygın ve sık sık görmediğimiz ama yüzlerce yerel peynir çeşidimiz var. Yani peynir çeşitliliğinde zengin bir ülkeyiz.

“Venezuela’dan ithalat ticari ilişkinin parçası”

➤ Venezuela’dan peynir ithalatı yoğun şekilde tartışıldı, ne diyorsunuz?

Venezuela’dan yapılacak peynir ithalatı 1500 ton civarındaydı. Bu da Türkiye peynir sektörünün toplamına bakıldığında çok cüz’i bir miktar sayılır. O yüzden Venezuela’dan yapılacak bu miktardaki ithalat Türkiye peynir sektörünü etkilemez. Ben Venezuela’dan peynir ithalatı konusunun tamamen iki ülke arasındaki ticari ilişkileri geliştirmek için atılan adımların bir parçası olduğunu düşünüyorum. Ama tabii Türkiye süt ve süt ürünleri konusunda, peynir konusunda kendi kendine yeten bir ülke. Özellikle salgın sürecinde ABD ve Avrupa’da gördüğümüz olayları Türkiye’de görmedik. Sütlerin dökülmesi, işlenememesi gibi şeyler yaşamadık. Salgın sürecinde talep arttı ama hiçbir tüketici markete gittiğinde peynirsiz kalmadı. Herkes ürüne ulaştı. Sektör olarak biz tüketicinin taleplerini yerine getirebilecek konumdayız.