Deniz Yatırım’dan hisse senedi piyasası ve bankacılık sektörü görünümü

Gerek sağlık gerekse akıl tutulması dolu fiyatlamaların gerçekleşmesi açısından 2020 yılı her anlamda hatırlanmak istenmeyen anılarla dolu. 2021 ise olumlu bekleyişlerin dünyanın geneline çoktan yayılmaya başlandığı, piyasalar nezdinde söz konusu durumun fazlasıyla satın alındığı işlemlerin eşlik ettiği ‘pozitif’ bir resim oluşumuna işaret ediyor. Riskler elbette var ve fakat nispeten dengeli.

2021 yılı senaryomuzu üç ana beklenti üzerine kurguladık;

  i) Pandemi koşullarının, aşının da kullanıma girmesi ile birlikte, bahar aylarından itibaren yumuşama eğilimine girmesi ve ekonomik aktivitenin yıl genelinde %4.0 seviyelerinde büyümesi

 ii) Yılın ikinci yarısında enflasyon ve faiz oranlarının gerilemesi ve yılın ilk yarısında daralma eğiliminde olmasını beklediğimiz faiz marjının yılın ikinci yarısında tam tersi bir eğilim göstermesi

iii) Takipteki kredi oranının, yapılandırılmış krediler de dikkate alınarak, yıl genelinde ortalama 90-100 baz puan kadar bir artış göstermesi. Ancak bankalar halihazırda yüksek karşılık oranlarına sahip oldukları için orandaki bu artışa rağmen, kredi risk maliyetleri 2020’ye kıyasla daha düşük olabilir. Bu doğrultuda 2021 yılında finansal sağlamlık ve dengeli bir kredi büyümesi ile karlılık artışı öngörüyoruz.

2021 yılında %16-18 bandında bir TL kredi büyümesi olabileceğini tahmin ediyoruz. YP kredilerde ise yılbaşından bu yana gerçekleşen %3.5 gerilemenin önümüzdeki yıl daha yatay bir seyirde olabileceği görüşündeyiz.

Artan TL mevduat faizi ve vadesiz mevduatlardaki daralma eğilimi nedeniyle 4Ç20’de ve 2021’in ilk yarısında faiz marjı baskılanabilir. Ancak yılın ikinci yarısında, gerek kredi fiyatlaması gerekse de faiz gerilemesi ile ilk yarıdaki kayıp telafi edilebilir. Tüm yıl için ise swap dahil net faiz marjında 40 baz puan civarında bir gerileme olabileceğini düşünüyoruz.

Yapılandırılmış krediler, pandeminin olumsuz etkileri ve BDDK’nın öteleme kararı da dikkate alındığında takipteki kredi oranı 2021 yılında 90-100 baz puan kadar artabilir. Bankalar son 1 yıl içerisinde takipteki krediler için ayırdıkları karşılık oranlarını 10 puan kadar yükselterek %75 seviyesine getirmiştir. Karşılık yüklemesinin 4Ç20’de de sürmesini ve 2021’in yükünü hafifletmesini bekliyoruz. Finansal sağlamlık açısından yüksek karşılık oranının önemli olduğunu düşünüyoruz.

En beğendiğimiz banka Halkbank. Halkbank’ın 2021 yılında %73 yıllık artış ile en yüksek kar büyümesi elde edecek banka olmasını bekliyoruz. Özsermaye karlılığındaki iyileşme hızı dikkate alındığında Halkbank yakın dönemdeki sektör ortalamasına göre daha yüksek bir iskonto ile işlem görmektedir. Bu iyileşmenin fiyatlara yansıyabileceği beklentisi ile Halkbank’ı kapsamımızda en çok tercih ettiğimiz banka olarak belirledik. İkinci olarak İş Bankası’nı söyleyebiliriz. Değerleme açısından görece iyi karlılığın yeterince fiyatlara yansımadığı fikrindeyiz. Bu iki hisseyi takiben Garanti Bankası (güçlü finansallar ve olumlu kar momentumu), Yapı Kredi Bankası (sürdürülebilir şekilde artan karlılık), Akbank (sağlam finansal yapı ile pazar payını artırabilme kapasitesi) ve VakıfBank (yüksek hızlı büyümenin ardından soluklanma dönemi) olarak bir sıralama yapılabilir. TSKB için ise olumlu dinamiklerin fiyata yansımış olduğunu düşünüyoruz.

Kredi ve Mevduat Büyümesi

2021’de TL cinsi kredilerin %16-18 seviyelerinde büyümesini ve büyümenin yılın ikinci yarısında daha belirgin hale gelmesini bekliyoruz. Mevduatta ise ters para ikamesinin devreye girmesi ile TL tarafta yoğunlaşmasını öngörüyoruz.

Segmentlere Göre Kredi Büyümesi

2020’nin sonuna doğru hız kesen KOBİ kredi büyümesinin yılın ikinci yarısında toparlanmasını beklerken, ilk yarıda bireysel kredilerdeki artışın ticari segmente göre daha hızlı olabileceğini düşünüyoruz.

Kamu-Özel Bankalar Pazar Payları

Son dört yılda kamu bankaları özel bankalara kıyasla daha hızlı büyüdüler. Bu yıl ise büyümenin biraz daha özel sektör bankaları tarafında olabileceği görüşündeyiz. Kaybedilen pazar payının bir miktarının telafi edilmeye çalışılacağını düşünüyoruz.

Faiz Marjı-I

Fonlama maliyetinde Temmuz sonundan bu yana gözlenen artış bankaların 4Ç20 ve 1Ç21 marjları üzerinde etkili olacaktır. 4Ç20’de TÜFE’ye endeksli bonoların sağladığı fayda nedeniyle 1Ç21’deki daralma daha sert olacaktır. Yılın ikinci yarısında daha olumlu bir marj görünümü bekliyoruz.

Faiz Marjı-II

2020 genelinde arış gösteren vadesiz mevduat hacmi, özellikle YP tarafta, bankaların marjına olumlu katkı sağlamıştı. Yüksek mevduat faizi nedeniyle TL tercihinin artması vadesiz mevduat hacmini baskılayabilir. Yıl genelinde ise TÜFE’ye endeksli bonoların 2020’ye göre daha yüksek marj katkısı yapmasını bekliyoruz.

Faiz Marjı-III

Kamu bankalarının faiz marjı 1Ç21 sonuna kadar özel bankalara kıyasla biraz daha sert bir daralma gösterebilir. Ancak yılın ikinci yarısındaki toparlanmadan da daha olumlu etkilenmeleri beklenir. Değişken faizli ve TÜFE’ye endeksli bonolar ISCTR, YKBNK ve GARAN için yakın dönemde daha defansif unsurlardır.

Net Faiz Gelirleri

Tahminlerimize göre net faiz geliri artışı 2021 yılında daralan marj beklentisi nedeniyle sınırlı kalabilir. TL tercihinin beklentimizden daha yüksek olması gerek fiyat rekabetini azaltacağı ve gerekse de swap ihtiyacını azaltacağı için tahminlerimize göre olumlu bir risk unsuru olabilir.

Aktif Kalitesi-I

Modelimize göre %4’lük bir GSYİH büyümesi 40 milyar TL ilave bir takip bakiyesine neden olabilir, yaklaşık 110 bps kredi risk maliyeti ki bu da aslında bankaların verdiği daha düşük kredi risk maliyeti yönlendirmesi ile uyumludur. Ancak pandemi koşulları nedeniyle biz tahminlerimizde daha temkinli davrandık.

Aktif Kalitesi-II

Kasım 2020 verilerine göre turizm, lojistik, inşaat ve enerji sektörlerinde takip oranı genele paralel olarak gerilemiştir. Ancak 2019 sonu ile kıyaslandığında bankalar toplam karşılık oranlarını 20 puan kadar artırmışlardır. Bu nedenle de takip oranı artışının gelir tablosu etkisi 2021’de daha sınırlı olabilir.

Aktif Kalitesi-III

Takipteki kredi oranının kapsamımızda yer alan bankalar için 2020’ye göre 90-100 bp kadar artabileceğini değerlendiriyoruz (herhangi bir aktiften silme ve/veya satış öngörmeden). Kredi risk maliyetlerinde ise banka yönlendirmelerine kıyasla daha temkinliyiz, yani yüksek karşılık oranlarını muhafaza ettik.

Faiz Dışı Gelir/Giderler-I

HALKB orta-uzun vadede bankacılık hizmet gelirlerini artırarak karlılığına katkı sağlayabilir. ISCTR de gerek bankacılık hizmet gelirlerindeki artış gerekse de operasyonel giderlerini kısarak karlılığını yükseltebilir. Pandeminin hızlandırdığı dijitale kayış bankaların giderlerine orta vadede olumlu katkı sağlayacaktır.

Faiz Dışı Gelir/Giderler-II

2020’de regülasyon değişikliği ve pandemiye bağlı olarak zayıf bir performans sergileyen bankacılık hizmet gelirlerinin bu yıl toparlanmasını öngörüyoruz. Bununla birlikte daha stabil bir kur ve daha düşük bir enflasyon beklentisi ile faaliyet giderlerinin de daha sınırlı artmasını değerlendiriyoruz.

Değerleme-I

0.48x Fiyat/Defter Değeri ve 4.34x Fiyat/Kazanç Oranı ile bankacılık sektörü hisselerinin genelinin cazip olduğunu düşünüyoruz. Kar veriminin (1/ (F/K)) halen bono faizinin üzerinde seyrediyor olmasını olumlu olarak değerlendiriyoruz.

Değerleme-II

Banka hisseleri MSCI endeksine karşı uzun süren zayıf göreceli performansın ardından toparlanma eğiliminde. Özsermaye karlılığının göreceli olarak artıyor olması değerlemeleri destekleyebilir.

Değerleme-III

Özsermaye karlılığındaki iyileşme hızı dikkate alındığında Halkbank yakın dönemdeki sektör ortalamasına göre daha yüksek bir iskonto ile işlem görmektedir. Bu iyileşmenin fiyatlara yansıyabileceği beklentisi ile Halkbank’ı kapsamımızda en çok tercih ettiğimiz banka olarak belirledik.

Akbank (AKBNK) – AL – Hedef Fiyat: 9.10 TL

Akbank’ın 2021 yılında, yüksek sermaye yeterliliği ve kuvvetli likiditesi sayesinde sektör ortalamasına kıyasla daha hızlı bir kredi büyüme hızı yakalayabileceğini düşünüyoruz. 2021 tahminlerimize göre 5.28x F/K ve 0.55x F/DD çarpanları ile işlem gören Akbank’ın, 2020 yılı karından da %25 temettü ödeyebileceğini öngörüyoruz. Hisse için önerimiz AL, hedef fiyatımız ise 9.10 TL’dir.

Akbank’ın son yıllarda operasyonel verimliliğini iyileştirmiş olduğunu görüyoruz. Bu iyileşmenin sonucunda yüksek sermaye yeterlilik oranları da dikkate alındığında bankanın büyüme dinamiği açısından sektör ortalamasına göre daha ön planda olabileceği görüşündeyiz. Bunu sadece 2021 için değil daha uzun dönemde de sağlayabileceğini düşünüyoruz. Bu nedenle modelimize en yüksek pozitif risk olarak gördüğümüz unsur Akbank’ın tahminlerimize göre daha hızlı bir büyüme yakalayabilecek olmasıdır. Kredi faiz oranlarının da önceki dönemlere göre daha yüksek olduğu dikkate alınırsa bu olası hızlı büyüme bankanın faiz marjına da beklentimizin üzerinde bir katkı sağlayabilir.

Pandemi sürecinin 2021’in ötesine geçmesini en önemli risk faktörü olarak görüyoruz. Yılın ikinci yarısında pandemi koşullarında beklediğimiz yumuşama gerçekleşmez ise özellikle aktif kalitesi açısından risk oluşturabilir. Bununla birlikte beklediğimiz faiz gerilemesinin ötelenmesi de marjın daha sert daralmasına neden olabilir. Katalist olarak ise Türk Telekom hisselerinin olası satışı değerlendirilebilir.

Garanti Bankası (GARAN) – AL – Hedef Fiyat: 13.50 TL

%15.7 Çekirdek Sermaye Yeterliliği ve %18.5 Toplam Sermaye Yeterliliği rasyoları ile Garanti Bankası’nın 2021 yılında TL kredilerde %16 artış yakalayabileceğini düşünüyoruz. Kredi büyümesinin yılın ikinci yarısında gerilemesini beklediğimiz faiz oranlarına bağlı olarak daha hızlı olacağını düşünüyoruz. Mevduat tarafında ise sektöre benzer şekilde TL mevduatların TL kredilere kıyasla daha hızlı büyümesini öngörüyoruz. Son dönemdeki güçlü hisse performansına rağmen 5.02x F/K ve 0.61x F/DD çarpanlarının daha yukarılarda olması gerektiği fikrindeyiz. 2020 yılı karından %25 temettü dağıtabileceğini öngördüğümüz Garanti Bankası için önerimiz AL ve hedef fiyatımız da 13.50 TL’dir.

Kısa vadede marj baskısı olabilir. Vadesiz mevduatın payının azalması ve mevduatın kredilere kıyasla daha hızlı yeniden fiyatlanıyor olması nedeniyle 4Ç20’de ve 2021’in ilk yarısında Net Faiz Marjının gerilemesini öngörüyoruz. Ancak 2021’in ikinci yarısında faizlerin enflasyondaki gerilemeye bağlı olarak düşüş trendi içerisine girmesini ve böylelikle marjın da toparlanmasını bekliyoruz. 2021 yılının tamamında marjın 45-50 baz puan kadar daralabileceği görüşündeyiz.

o Pandemi sürecinin 2021’in ötesine geçmesini en önemli risk faktörü olarak görüyoruz. Yılın ikinci yarısında pandemi koşullarında beklediğimiz yumuşama gerçekleşmez ise özellikle aktif kalitesi açısından risk oluşturabilir. Bununla birlikte yine aynı dönemde beklediğimiz faiz gerilemesinin ötelenmesi de faiz marjının daha sert daralmasına neden olabilir. Katalist olarak ise Türk Telekom hisselerinin olası satışı değerlendirilebilir.

Halkbank (HALKB) – AL – Hedef Fiyat: 7.70 TL

Uzun dönemli pozitif kar momentumu beklentimiz doğrultusunda Halkbank’ın önemli bir potansiyeli olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle yakın dönemli (2020-2021) özsermaye karlılığından ziyade uzun vadeli (2022 ve sonrası) bakış açısı ile Halkbank’ı incelediğimiz bankalar arasında daha ön plana çıkartıyoruz. 3.22x F/K ve 0.30x F/DD çarpanları incelediğimiz bankalar içerisindeki en düşük olanlardır. Özsermaye karlılığındaki iyileşme hızı dikkate alındığında Halkbank yakın dönemdeki sektör ortalamasına göre daha yüksek bir iskonto ile işlem görmektedir. Bu iyileşmenin
fiyatlara yansıyabileceği beklentisi ile Halkbank’ı kapsamımızda en çok tercih ettiğimiz banka olarak belirledik. Hisse için önerimiz AL, hedef fiyatımız ise 7.70 TL’dir.

Halkbank’ın 2021 yılında %73 yıllık artış ile en yüksek kar büyümesi elde edecek banka olmasını bekliyoruz. Buna bağlı olarak da özsermaye karlılığının 2020 yılında tahmin ettiğimiz %6.5’ten %9.7 seviyesine yükselmesini bekliyoruz. 2021 kar büyümesinin arkasındaki en önemli dinamiğin 2020 yılındaki sermaye piyasası işlem zararının tekrar etmeyecek olmasına dayandırıyoruz.

Muhafazakar marj tahmini: TL cinsinden fonlama miktarı yüksek olduğu için Halkbank’ın TL fonlama maliyetindeki yükselişten sektöre kıyasla kısmen daha fazla etkilenmesini ve Net Faiz Marjının 2021 yılında yıllık bazda 100 baz puan kadar gerileyerek %3 seviyesinde olmasını bekliyoruz. Ancak sektörün aksine vadesiz mevduatın toplam mevduat içerisindeki payı %20 ile sektör ortalamasının gerisinde olduğu için sektörde beklediğimiz vadesiz mevduat gerilemesinden Halkbank’ın etkilenmeyeceğini düşünüyoruz.

İş Bankası (ISCTR) – AL – Hedef Fiyat: 9.40 TL

İş Bankası kapsamımızdaki en düşük çarpanlar ile işlem gören özel sektör bankasıdır. 2021 beklentilerimize göre 3.81x F/K ve 0.42 F/DD çarpanları ile işlem gören İş Bankası’nın 2021’de %17 yıllık kar artışı ile %11.7 özsermaye karlılığına ulaşmasını bekliyoruz. Takipteki kredi karşılık oranlarını daha yukarı seviyelere yükseltmesini beklediğimiz İş Bankası hisseleri için önerimiz AL ve hedef fiyatımız da 9.40 TL’dir.

Yaygın şube ağı TL mevduat maliyetleri açısından avantaj olabilir. 1,241 şubesi ile diğer özel bankalara kıyasla daha geniş bir şube ağına sahip olan bankanın, TL fonlama maliyetlerinin artış eğiliminde olduğu 4Ç20’de ve takip eden dönemlerde rakiplerine kıyasla bireysel mevduata erişim anlamında avantajlı olabileceğini ve bunun da marj anlamında bankanın daha az bir baskı görmesine imkan sağlayabileceğini düşünüyoruz. 2021 yılı genelinde swap dahil net faiz marjının yıllık bazda 40 baz puan kadar daralarak %4.2 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz. 3Ç20 itibari ile toplam mevduat içerisinde %41 seviyesine kadar ulaşan vadeli mevduat payının 2021’de yüksek faiz ortamı ve daha stabil TL ile 7 puan kadar gerileyerek %34 seviyesine gelebileceğini öngörüyoruz.

Pandeminin beklentimizden uzun sürmesi en önemli risk faktörüdür. Ekonominin normal performansına dönmesindeki gecikme aktif kalitesi tarafındaki en önemli negatif risk unsuru olarak değerlendirilebilir. Bununla birlikte yüksek fonlama maliyetinin de daha uzun süreye yayılması marj anlamında da beklentilerimiz için risk teşkil edebilir. Katalist olarak ise Türk Telekom hisselerinin olası satışı değerlendirilebilir.

VakıfBank (VAKBN) – AL – Hedef Fiyat: 6.30 TL

2020 yılında yıllık bazda %51 kredi büyümesi ve %84 kar artışı yakalamasını beklediğimiz VakıfBank 2021 yılını bir soluklanma dönemi olarak geçirebilir. Kredi büyümesinin %15’lere kadar yavaşlamasını ve net karının da %5 kadar daralmasını öngördüğümüz VakıfBank 2021 beklentilerimize göre 3.76x F/K ve 0.37x F/DD çarpanları ile işlem görmektedir. Bu soluklanma döneminin ardından 2021 sonrasında bankanın karşılık giderlerindeki azalma ile tekrar yüksek bir kar artışı yakalamasını bekliyoruz.

Taksitli ticari kredilerin toplam krediler içerisindeki ağırlığı %37 ile en fazla VakıfBank’tadır. 2020 yılında pandemi ile mücadele kapsamında KOBİ’lere sağlanan bu kredilerdeki büyüme hızının 2021 yılında belirgin bir şekilde yavaşlayabileceğini düşünüyoruz. Sektöre göre daha fazla TL cinsi fonlama sağlayan VakıfBank’ın maliyet artışı da kısmen daha yüksek olabilir. Ancak diğer bankaların aksine vadesiz mevduatın toplam mevduat içerisindeki payı son dönemlerde değişmediği dikkate alınırsa vadeli mevduata kayıştan da bankanın olumsuz etkilenmeyeceğini düşünüyoruz. Swap dahil net faiz marjı yıllık bazda 2021’den50 baz puan kadar gerileyebilir.

3Ç20 itibari ile %75 ile 3. Grup için en yüksek karşılık ayıran bankadır. Diğer gruplar için ayrılan karşılıklar ile birlikte toplam karşılık oranı %124 seviyesine ulaşmaktadır. 852 milyon TL tutarındaki serbest karşılık da dikkate alındığında VakıfBank karşılık açısından oldukça rahat bir konumdadır. 2020 yılını %3.9 takipteki kredi oranı ile tamamlamasını öngördüğümüz bankanın 2021 yılında bu oranını muhafazakar bir yaklaşım ile %5.2’ye ulaştırabileceğini modelledik.

Yapı Kredi Bankası (YKBNK) – AL – Hedef Fiyat: 4.00 TL

Yapı Kredi Bankası’nın 2020 yılı başından itibaren yakalamış olduğu olumlu karlılık dinamiğinin 2021 yılında da devam etmesini bekliyoruz. Dengeli kredi ve menkul kıymet portföyü ile aktif kalitesinin ve faiz artışının ön planda olacağı bu dönemde bankanın faiz marjı sektöre kıyasla daha az daralabilir. Karlılık her ne kadar hisse fiyatına kısmen yansımış olsa da 2021 tahminlerimize göre 4.36x F/K ve 0.50x F/DD çarpanları ile işlem gören hisse için önerimiz AL hedef fiyatımız ise 4.00 TL’dir.

2021 yılında marjda 20 baz puanlık sınırlı bir daralma bekliyoruz. Gerek TL cinsi fonlama maliyetlerindeki yükseliş eğilimi gerekse de vadesiz mevduatın stabil TL ve görece yüksek faiz oranları nedeni ile gerilemesini beklediğimiz için bankanın swap ile düzeltilmiş net faiz marjının 2021 yılında yıllık bazda 20 baz puan kadar gerileyerek %3.7 seviyesinde olmasını bekliyoruz. Bireysel kredilerin ve kredi kartlarının sektöre göre daha yüksek yer tuttuğu kredi portföyünün yükselen faiz ortamına daha çabuk adapte olabileceği görüşündeyiz. Bankanın %35 seviyesinde olan vadesiz mevduatının toplam mevduat içerisindeki payı da diğer özel bankalara kıyasla daha düşük olduğu için buradaki gerilemeden de rakiplerine kıyasla daha az olumsuz etkilenebileceğini düşünüyoruz. TÜFE’ye endeksli bonoları toplam faizli aktifler içerisinde %8.8 ile kapsamımızdaki bankalar içerisindeki en yüksek orandır. Doğal bir korunma aracı olmakla birlikte 2021 yılında
beklenen enflasyon doğrultusunda buradan sağlanabilecek getirinin de 2020 yılına kıyasla daha düşük olabileceği görüşündeyiz.

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) – TUT – Hedef Fiyat: 2.10 TL

Bankanın son dönemdeki hisse değer kazancının olumlu temel dinamikleri yansıttığını düşünüyoruz. 2021 beklentilerimize göre 6.55x F/K ve 0.79x F/DD çarpanları ile işlem gören TSKB için hedef fiyatımız ise 2.10 TL’dir.

Marj görünümü stabil: Mevduat bankalarının aksine TL fonlama maliyetindeki artıştan daha az olumsuz etkilenen TSKB’nin swap dahil net faiz marjının 2020 yılını %4.1 seviyesinde tamamlamasını ve 2021’de de %4.0 olmasını bekliyoruz. TSKB’nin mevduat bankalarının aksine fonlaması ve plasmanı ağırlıklı olarak döviz cinsinden olduğu için ve özellikle fonlama tarafındaki vadeler oldukça uzun olmasından dolayı faiz marjı daha stabil bir görüntü sergilemektedir. Bununla birlikte TL cinsi raporlamadan dolayı TL’nin son dönemdeki stabil konumunu sürdürmesi durumunda net faiz gelirindeki artışın da daha yavaş olabileceği görüşündeyiz. Ancak menkul kıymet faiz gelirleri bunu kısmen kompanse edebilir.

Takipteki krediler sektöre paralel olarak 100 baz puan kadar artabilir: TSKB 3Ç20’de takipteki kredi oranını %3.4 olarak açıklamıştı. 2020 yılını sınırlı bir artış ile %3.7 seviyesinde 2021 yılını ise %4.7 seviyesinde tamamlayabilir. Yeniden yapılandırılmış kredilerin toplam kredi içerisindeki %9.9’luk payı ve pandeminin reel sektör üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle 2021 yılında takibe intikal olabileceği görüşündeyiz. Bunun yanında pandemiden dolayı henüz yatırım iştahı zayıf olabileceğinden dolayı kredi büyümesinin de sınırlı kalmasını ve bunun da payda etkisinden dolayı takipteki kredi oranını yukarı çekebileceğini düşünüyoruz.

YASAL UYARI

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Deniz Yatırım