DB/Carmen Reinhart: Covid-19 uzarsa, finansal krize neden olabilir

Yeni Dünya Bankası başekonomisti ve çalışma ortağı Prof Kenneth Rogoff’la birlikte dünya finansal krizlerinin tarih ve anatomisini en iyi bilen uzman olarak tanınan Carmen Reinhart, finansal kuruluşlar ve fon yöneticilerinin iyimserliğine soğuk su döktü:  Covid-19 pandemisi uzarsa, mali kriz patlak verebilir.   Meslektaşı Kenneth Rogoff da global finans mimarisi hakında kaygı belirtmişti.

Dünya Bankası Başekonomisti Carmen Reinhart, korona virüsün daha fazla uzaması durumunda küresel ekonominin bir finansal krizle karşı karşıya kalabileceğini dile getirdi.Bloomberg televizyonuna konuşan Reinhart, pandeminin bir sağlık krizi olduğunu ancak klasik finansal bilanço problemlerine dönüşen unsurları olduğunu belirtti.

Korona virüs pandemisi daha fazla uzarsa…

Dünyada ortalama kişi başı gelirin 2021 sonunda da pandemi öncesi seviyelerin altında olmasını beklediklerini hatırlatan Reinhart, 2021’de dünya ekonomisinde görülecek büyümenin, tam bir toparlanma anlamına gelmeyeceğini vurguladı.

Pandemi daha uzarsa, işletmelerin kapanması nedeniyle istihdamda daha çok bozulma olacaktır” diyen profesör, “Çok kaygılıyım; eğer bu süreç daha da uzarsa, bireylerin, hanelerin ve şirketlerin bilançolarında daha çok zorlanacaktır” ifadelerini kullandı.

Prof Kenneth Rogoff:  Salgın ekonomide kalıcı iz bırakacak’

IMF eski Başekonomisti , 2008 krizini 800 yıllık ekonomi tarihindeki krizlerle karşılaştırdığı “Bu Defa Farklı” (This Time Is Different) adlı kitabında, 2008 krizinin hiç de sıra dışı olmadığı vurgusunu yapmış ve bunu da kitabın başlığında ironik biçimde dile getirmişti. Rogoff, pandeminin neden olduğu son küresel krizin ise bu kez gerçekten farklı olduğunu düşünüyor. “Küresel hasıladaki çöküşün hızı ve derinliği daha önce eşi benzeri görülmemiş türden” diyen Rogoff, pandeminin zengin, fakir tüm ekonomilerde kalıcı hasar bırakacağını anlatıyor. Özellikle gelişmekte olan piyasalarda son 10 yılın kazanımlarının kaybedileceğini, borç ve enflasyon krizi salgınının baş gösterebileceğini söylüyor.

Kapital dergisine konuşan Rogoff şunları da ekledi:  Salgının başlarında gelişmekte olan ülkelerde bir borç ödeyememe dalgası görme ihtimalimiz çok yüksekti. Neticede bu ülkelerin ekonomileri ve sağlık sistemleri zengin ülkelerle aynı baskının altında ama bütçe açıklarını finanse etme güçleri çok daha az. Ve birçok gelişmekte olan piyasa, pandemi öncesinde de yabancılardan genelde dolar bazında aldıkları borçlar yüzünden sarsıntıda gibiydi.

IMF, 100 ülkenin kendisine acil yardım ve kredi için başvurduğunu açıkladı. Şu ana kadar “baraj hala çökmedi” ve çok yüksek faizlerle de olsa çoğu ülke hala borçlanabiliyor. Sıfır faiz ve ABD Merkez Bankası’nın piyasayı dolar likiditesiyle sakinleştirme çabaları gelişmekte olan ülkelerdeki şirketlere de yaradı ve borçlarının çoğunu tekrar finanse edebildiler. Ancak neticede hala çok fazla sermaye çıkışı var ve kredi derecelendirme kuruluşları gelişmekte olan ülkelerin notlarını devamlı düşürüyor. Özellikle IMF’nin oluşmakta olan bu krizle baş etme gücü olmadığı da düşünülürse bu durum çok endişe verici.

Prof. Şevket Pamuk’la Zaman Yolculuğu: Osmanlı’yı Anlamak

FÖŞ yazdı: Covid-19’la savaşta taktik yenilgiler

ANALİZ: 2021 iflaslar yılı olabilir

Roubini: Önümüzdeki kırılganlık, istikrarsızlık ve uzun süreli bir kaos dönemi var